İNTERNET ÜZERİNDE KURULAN ELEKTRONİK SÖZLEŞMELER


Giriş


Günümüzde Elektronik ticaretin artması ve ticari hayatın vazgeçilmez bir unsuru olmasıyla birlikte internet üzerinden yapılan sözleşmelerin de sayısı gün geçtikçe daha da artmakta Türk Borçlar Kanunu, Tüketicilerin Korunması Hakkında Kanun ve Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un ilgili maddeleri ile mevzuatımızda yer edinen elektronik sözleşmeler ile de hukukumuzda dünyadaki gelişmelere paralel düzenlemeler yapılmaktadır. 


Makalemiz ile elektronik sözleşme kavramı açıklanarak hukuki nitelikleri ve nasıl kurulduğu üzerinde durulacak, ardından elektronik posta yoluyla kurulan sözleşmeler ve internet sayfaları aracılığıyla kurulan sözleşmelerin ne zaman kurulmuş sayılacağı, hüküm ve sonuçlarını ne zaman doğuracağı ile geçerlilikleri incelenecektir.


  1. Elektronik Sözleşme Nedir?

 Sözleşme, tarafların belli bir hukuki sonuç doğurmaya yönelik karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamalarından oluşan hukuki bir işlemdir. (TBK m.1).  Elektronik sözleşmeler ise sözleşmenin her iki tarafının veya taraflardan birinin irade beyanının yazı, görüntü ses ve diğer verilerin sayısallaştırılması suretiyle meydana geldiği ve bu şekilde karşı tarafa iletildiği sözleşmelerdir. Elektronik sözleşmelerin klasik sözleşmelerden farkı tarafların irade beyanlarının birbirlerine internet aracılığıyla ulaştırılmasıdır. 

Bir sözleşmenin elektronik sözleşme olarak adlandırılması onun internet üzerinden kurulmasına bağlı değildir. Telefon, faks, televizyon, bilgisayar gibi elektronik iletişim araçları aracılığıyla kurulan sözleşmeler, elektronik sözleşmeler olarak adlandırılır. Ancak günümüzde elektronik sözleşmelerin çoğu internet üzerinden kurulmaktadır. İnternet üzerinden kurulan sözleşmeler web siteleri aracılığıyla, elektronik posta yoluyla, elektronik veri değişimi sistemi vb. yöntemlerle kurulabilirler. İnternet telefonu, telekonferans ve sohbet odalarında yapılan internet sohbeti(Internet Relay Chat-IRC) ile dahi karşılıklı irade beyanında bulunmak ve sözleşme akdetmek mümkündür. 

Bu fark dışında elektronik sözleşme unsurlarının klasik sözleşmelerden pek de bir farkı yoktur. Bu nedenle elektronik sözleşmeler ile doğrudan alakalı mevzuat hükümlerine ek olarak  Borçlar Hukuku ile getirilen sözleşme ilkelerine de tabidir.


  1. Elektronik Sözleşmelerin Hukuki Niteliği ve Kurulması 


  1. Elektronik Sözleşmelerin Hukuki Niteliği:

Sözleşmeler hazırlar arası ve hazır olmayanlar arası olmak üzere iki gruba ayrılabilir. Hazırlar arası sözleşmeler, tarafların sözleşmenin kuruluşuna ilişkin beyanlarını birbirinin yüzüne karşı açıkladıkları sözleşmelerdir. Hazır olmayanlar arası sözleşmeler ise, sözleşmenin kuruluşuna ilişkin iradelerin açıklanması ile bunların muhatabına ulaşması arasında bir zaman aralığının olduğu sözleşmelerdir.

Doktrinde elektronik sözleşmelerin hazır olanlar arasında ve hazır olmayanlar arasında yapılan sözleşmelerden olup olmadığı konusu tartışmalı olmakla birlikte ilgili mevzuat hükümlerine bakıldığı söz konusu ayrımın sözleşmenin kurulması aşamasında kullanılan elektronik araçların tarafların beyanlarını karşı tarafa ne şekilde ve ne zaman ilettiğinin tespiti ile değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmiştir.  Örneğin E-posta aracılığıyla ve web siteleri üzerinden kurulan sözleşmeler TBK m.11 kapsamında hazır olmayanlar arasında kurulan sözleşmeler olarak kabul edilmekle birlikte sosyal medya siteleri üzerinden kurulan sözleşmelerde iletişimin niteliğine göre kurulan sözleşme hazırlar arası kurulan sözleşmelerden olabilecektir.

    Elektronik sözleşmeler bazı hallerde de katılmalı (iltihaki) sözleşme niteliği kazanmaktadır. Katılmalı (iltihaki) sözleşme kavramı, taraflardan birinin önceden belirlediği şart ve hükümler çerçevesinde hazırlanan ve bu nedenle sözleşmenin karşı tarafının, önceden hazırlanan bu içeriği tek taraflı olarak tartışabilme ve değiştirebilme imkânından yoksun olarak akdettiği sözleşmeleri ifade eder. Özetle taraflardan birinin önceden sözleşmenin içeriği ve şartlarını belirlediği ve  karşı tarafın yalnızca bu şartlar altında sözleşmeyi yapma ve yapmama imkanının bulunduğu sözleşmeler katılmalı sözleşmelerdir. 

    İnternet üzerinden kurulan elektronik sözleşmelerin hemen hemen hepsinde sözleşmeler önceden taraflardan birisince hazırlanmış, genel işlem niteliği taşıyan ve üzerinde muhataba müzakere etme imkânı tanınmayan katılmalı sözleşmelerdir. Sözleşmenin karşı tarafı belirlenmiş bu şartları kabul etmek ve hatta bazı durumlarda istenen bilgileri sunmak ve tercihleri bildirmek kaydıyla sözleşmeye taraf olabilmektedir.

    Öte yandan elektronik sözleşmeler 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 48. Maddesi gereğince tarafların fiziksel anlamda aynı ortamda bulunmadan sözleşme kuruyor olması nedeniyle mesafeli sözleşme kavramı kapsamında da değerlendirilmektedir.

  1. Elektronik Sözleşmelerin Kurulması



Türk Borçlar Kanun’a göre geçerli bir sözleşme kurulabilmesi için en az iki tarafın birbirine uygun irade beyanlarını karşılıklı olarak açıklaması gerekmektedir. Kanun sözleşmenin kurulması için açıklanan iradelerin birine öneri diğerine kabul olarak adlandırmıştır. 

Sözleşmenin esaslı noktalarını içeren ve bağlanma iradesini taşıyan irade beyanına öneri verilirken kabul öneriyi değiştirmeyen ve onunla uyum içinde bulunan irade açıklamasıdır. 

Elektronik sözleşmeler de tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklamaları ile kurulmaktadır. Elektronik sözleşmelerde klasik sözleşmeler gibi usule uygun önerinin muhatapça kabul edilmesi ile kurulmaktadır. Muhatabın kendisine yapılan öneriyi kabul etmesi ve kabule ilişkin irade beyanının öneride bulunana ulaşması gerekir. Önerideki şartları değiştiren kabul beyanları artık yeni bir öneri niteliğindedir.


İşbu aşamada tartışılması gereken tarafların irade beyanlarının nasıl anlaşılacağıdır. Kural olarak irade beyanı herhangi bir şekle tabi değildir. Kullanıcı iradesini internet siteleri üzerinden form doldurarak, ‘kabul ediyorum’, ‘kabul etmiyorum’ vb. şekillerde tıklamalar yaparak veya muhataba konuyla ilgili elektronik posta göndererek açıklayabilir. 


bb. Elektronik Posta Aracılığı ile Kurulan Sözleşmeler


Elektronik posta üzerinden iletilen kabul beyanlarında muhatabın hakimiyetinin alanının tespiti hususunda tartışmalar bulunmakla birlikte doktrinde kabul beyanının elektronik postanın sunucuya ulaştığı anda veya elektronik postanın muhatabın bilgisayarına aktarıldığı anda ulaşmış sayılacağı yönde görüşler bulunmaktadır.  Kabul beyanının muhatabın hakimiyet alanına girdiğinden bahsedebilmemiz için muhatabın beyanı öğrenebilmesinin kendisinden beklenmesi gerekmektedir. 


Bireysel elektronik postalar, belirli kişilere gönderilen iletilerdir ve hukuki açıdan mektupla yapılan iletilere benzer kabul edilmektedirler. Dolayısıyla, bir mesajın elektronik posta yoluyla gönderilmesi, hukuken geçerli bir önerinin varlığı için gereken şartları taşıdığında, normal posta ile gönderilmesiyle aynı hukuki statüye sahiptir. Ticari amaçlarla gönderilen ve alıcıların talebi olmaksızın büyük bir kişiye elektronik posta yoluyla gönderilen reklamlar ise öneriye davet sayılabilir ancak genel kabul birden fazla kişiye gönderilen elektronik postaların öneri olarak nitelendirilmesidir.


Elektronik posta ile gönderilen bir kabul beyanı, alıcının elektronik posta kutusuna kaydedildiği anda ulaşmış sayılır ve böylece sözleşme kurulmuş olur. Ancak bu durumda, teklif sahibinin elektronik posta adresinin alıcının kullanımına açık veya izin verilmiş olması gerekmektedir.


Elektronik posta yoluyla yapılan iletişim hazır olmayanlar arasında gerçekleştiğine göre, elektronik posta ile yapılan teklif ve kabulün geri alınması mümkün olmakla birlikte geçerli bir geri almadan bahsedebilmemiz için geri alma beyanının, önceden yapılan öneri veya kabul beyanından önce veya aynı anda alıcıya ulaştırılması gerekmektedir. Kişinin elektronik posta adresinde hem öneri hem de geri alma beyanlarının bir arada bulunması bir sorun teşkil etmemekle birlikte söz konusu durumda geçerli olacak beyan kişinin ilk iletinin içeriğini öğrenmediği takdirde atılan son iletidir. 


Bbb. İnternet Sitesi Aracılığıyla Kurulan Sözleşmeler


İnternet siteleri üzerinden yapılan işlemler tarafların müzakere etmeleri, soru sormaları ve pazarlık yapma gibi imkânlarının olmadığı muhatabın özelliklerini sayfasından gördüğü bir ürünü ya sipariş edebileceği veya etmeyeceği şeklinde kurulan işlemlerdir. Alıcı, sunulan şartlarda beğendiği ürünü almak için teklifte bulunarak öneride bulunabilir veya mevcut teklifi kabul ederek sözleşmeyi kurabilir. Ancak, internet üzerinden yapılan sözleşmelerde bazı hükümlerin değiştirilmesi durumu söz konusu olabilir. Bu değişiklikler, sözleşmeye katılan tarafça sadece internet sitesi sağlayıcısının sunduğu alternatifler arasından seçilebilir niteliktedir.


 İnternet sitesi aracılığıyla açıklanan beyanların öneriye davet olduğu görüşler bulunmakla birlikte söz konusu görüş katı bir niteliğe sahip değildir. Genel kabul internet sayfaları üzerinden yapılan beyanların öneri mi öneriye davet mi olduğu hususunda internet sitesinin içeriği, dürüstlük kuralları ve diğer tüm şartların değerlendirilerek söz konusu nitelendirilmenin yapılması gerektiğidir. 


İnternet sitesi aracılığıyla kurulan sözleşmelerde, gönderilen öneri veya kabulün, muhatabın bilgisayarına veya internete erişim sağlayabilen diğer bir cihaza, muhatabın öğrenebileceği şekilde ulaşmasıyla kurulmuş sayılır. Yani, internet sayfaları üzerinden gönderilen beyanlar, muhatabın cihazına kaydedildiği anda ulaşmış sayılmalıdır. Bu bağlamda, internet sitesindeki beyanın öneri kabul edildiği durumlarda, muhatabın kabul beyanının teklif sahibine ulaşma anında; internet sitesindeki beyanın öneriye davet kabul edildiği durumlarda ise, kabul beyanının teklif sahibine ulaştığı anda sözleşme kurulmuş olacaktır.


İnternet üzerinden akdedilen sözleşmelerde irade beyanlarının elektronik cihazlar tarafından açıklanması yöntemiyle sözleşme kurulmasına hukuk mevzuatımız izin vermektedir. Elektronik irade beyanlarının doğrudan insan katılımı ile yapılması ile önceden programlanmış bir şekilde açıklanması hususunda bir fark bulunmamakta her halükarda açıklanan irade bir kişinin iradesi kabul edilmektedir. 


İnternet sitesi aracılığıyla yapılan sözleşmeler hazır olmayanlar arası kurulduğundan öneri ve kabul beyanlarının geri alınması ihtimali pratikte çok da kısıtlı olmakla birlikte teoride mümkündür. İnternet üzerinden yapılan işlemlerin hızı nedeniyle pratikte bu ihtimal azalmaktadır. Ancak örneğin siparişin tamamlanmasından hemen önce alıcıya sunulan son kez gözden geçirme imkanı bu kapsamda değerlendirilebilir.


  1. Elektronik Sözleşmenin Geçerliliği


Türk Borçlar Kanunu'na göre, sözleşmeler genel olarak istisnai haller dışında serbest bir şekilde yapılabilmektedir. Ancak, internet ortamında kurulan sözleşmelerde şekil şartının öngörüldüğü durumlarda, sözleşmelerin geçerliliğini sağlamak, tarafların kimliklerini doğrulamak ve hukuki işlemlerin güvenliğini temin etmek gerekmektedir. Klasik sözleşmelerde tarafların kimlik tespitinin kolaylıkla yapılabilmesi mümkünken internet üzerinden akdedilen sözleşmelerde internetin küresel ve sınırları olmayan bir elektronik ticaret ortamı olması dolayısıyla tarafların kimlik tespitinin yapılması oldukça zordur. Ancak bu hususta taraflar tarafından verilen kimlik bilgilerin doğruluğunun tespiti kredi kartı ilen yapılan işlemlerde kredi kartı numarası ile, dijital imza veya e-imza ile yapılabilmektedir.


    Geçerli bir sözleşme kurulabilmesi için karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarına ek olarak kanun koyucu tarafların ehil olması, sözleşmenin emredici hükümlere aykırı olmaması, konusunun imkansız olmaması ve genel ahlaka ayrı olmaması gibi şartları da beraberinde aramaktadır. 

 Sözleşmenin geçerlilik unsuru olan hukuki işlem ehliyetine sahip olmak için tarafların tam ehliyetli olmaları gerekir. İnternet üzerinden kurulan elektronik sözleşmelerin hemen hemen çoğunluğu hazır olmayanlar arası sözleşme niteliğine sahip mesafeli sözleşmeler olduğu için tarafların ehil olup olmadıklarını tespit etmek zordur. Bu gibi durumlarda küçük ve kısıtlıların yasal temsilcilerinin onayı olmadan yapmış oldukları elektronik sözleşmeler hükümsüz sayılacaktır. 

  1. Elektronik Sözleşmelerin Korunması ve Depolanması:

Elektronik sözleşmelerin geçerli olabilmesi ve uyuşmazlıkların çözümlenebilmesi için, taraflar arasındaki iletişimin doğrulanabilir ve izlenebilir olması gerekmektedir. Elektronik imza, Log kayıtları ve zaman damgaları, sözleşmelerin geçerliliğini kanıtlamak ve uyuşmazlıkları çözmek için önemli deliller sağlayabilir. Bu nedenle, elektronik ortamda sözleşme yaparken, elektronik imzalama yapılması, log kayıtları ve zaman damgalarının doğru bir şekilde oluşturulması ve saklanması önemlidir. 

  1. Elektronik İmza: 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu'nda yer alan şekliyle elektronik imza; başka bir elektronik veriye eklenen veya elektronik veriyle mantıksal bağlantısı bulunan ve kimlik doğrulama amacıyla kullanılan elektronik veriyi tanımlar. Elektronik imza, tarafların belirli bir belgeye veya sözleşmeye onay verdiğini doğrular ve bu nedenle sözleşmenin geçerliliğini kanıtlar.

  2. Log Kayıtları: Log kayıtları, bir sistem veya ağdaki tüm aktiviteleri kaydeden dosyalardır. Bu kayıtlar, kullanıcıların erişim bilgilerini, işlemleri ve diğer önemli olayları içerebilir. Log kayıtları, elektronik ortamda yapılan sözleşmelerin geçerliliğini kanıtlamak için önemli bir delil oluşturabilir. Örneğin, bir sözleşmenin hangi tarih ve saatte kabul edildiğini belirlemek için log kayıtları kullanılabilir.

  3. Zaman Damgası: Zaman damgası ise belirli bir olayın gerçekleştiği tarihi ve saati doğrulayan dijital bir işarettir. Bu işaret, olayın gerçekleştiği zamanı değiştiremeyen ve değiştirilmesi zor olan bir şekilde kaydedilir. Zaman damgaları, elektronik ortamda kabul edilen sözleşmelerin zamanında yapıldığını kanıtlamak için kullanılır. Bir sözleşmenin ne zaman imzalandığını veya kabul edildiğini belirlemek için zaman damgası kullanılabilir.

Birçok ülke, elektronik imza ve zaman damgası gibi teknolojik araçları hukuki olarak tanımış ve bu araçların kullanımını belirli standartlar çerçevesinde düzenlemiştir. Örneğin,  Ülkemizde bulunan Elektornik İmza Kanun’u veya Avrupa Birliği'nde Elektronik İmza Yönergesi ile  elektronik imzaların hukuki olarak tanınmasını ve kullanılmasını sağlamaktadır.

Şirketlerin ise güvenli ve uygun depolama yöntemleri seçerek, elektronik sözleşmeleri yasal gereksinimlere uygun bir şekilde saklamaları önemlidir. Güvenlik protokolleri, şifreleme ve erişim kontrolü gibi önemler ile güvenli sunucular üzerinden veya bulutta güvenli depolama yapabilirler.

Sonuç

Tıpkı klasik sözleşmeler gibi tarafların birbirine uygun ve karşılıklı irade beyanları ile internet kullanılarak akdedilen elektronik sözleşmeler günlük yaşamımızın büyük bir parçasıdır. Elektronik sözleşmeler hukuki nitelikleri bakımından istisnaları olmakla birlikte mesafeli, hazır olmayanlar arası ve katılmalı sözleşmeler olarak kabul edilmekledir.


Elektronik sözleşmelerde klasik sözleşmeler gibi usule uygun önerinin muhatapça kabul edilmesi ile kurulmaktadır. Muhatabın kendisine yapılan öneriyi kabul etmesi ve kabule ilişkin irade beyanının öneride bulunana ulaşması gerekir. Önerideki şartları değiştiren kabul beyanları artık yeni bir öneri niteliğindedir.


Hazırlar arası bir sözleşmede, sözleşmenin kurulması ve sözleşme hükümlerinin doğması muhatabın kabul beyanını açıkladığı anda gerçekleşecek, hazırlar arası bir sözleşmede öneri ve kabulün geri alınması mümkün olmayacaktır. Ancak hazır olmayanlar arası bir sözleşmede sözleşmenin kurulma anı muhatabın kabul beyanının öneri sahibinin hâkimiyet alanına vardığı an, sözleşmenin hüküm doğurma anı ise kabul beyanının muhatap tarafından gönderildiği andır.   Hazır olmayanlar arası sözleşmede öneri ve kabulün geri alınması da mümkündür.

Elektronik ortamda kurulan sözleşmelerde de genel anlamda sözleşmelerde olduğu gibi şekil serbestisinin olduğunu kabul etmekle birlikte kimlik tespiti hususunda elektronik imza gibi yöntemlerin kullanılmaktadır. Ancak geçerli bir sözleşmenin kurulabilmesi için tarafların hukuki işlem ehliyetine sahip olmamaları durumunda sözleşme her halükarda geçersiz sayılacaktır.

Elektronik sözleşmelerin geçerliliğinin ispatı ve şirketlerin depolama süreçleri de modern iş dünyasında önemli bir konudur. Elektronik imzalar, zaman damgaları ve log kayıtları gibi teknolojik araçlar, sözleşmelerin geçerliliğini kanıtlamak için kullanılabilir. Şirketlerin ise güvenli ve uygun depolama yöntemleri seçerek, elektronik sözleşmeleri yasal gereksinimlere uygun bir şekilde saklamaları elektronik sözleşmelerini etkili ve güvenli bir şekilde yönetmelerine yardımcı olacaktır.

Benzer Makaleler